Skip to content Skip to main navigation Skip to footer

Sodyum Sülfidrat

Sodyum Sülfidrat Satış ve Tedariki

Sodyum Sülfidrat satışı ve süreç danışmanlığı için bizi arayın.

0 (216) 510 56 16

CAS Numarası

16721-80-5

Sodyum Sülfidrat Kullanımı ve Güvenlik Önlemleri

Sodyum sülfidrat, sodyum hidrosülfit olarak da bilinen indirgeyici bir ağartma ajanıdır. Sanayi ve üretim süreçlerinde, özellikle de kağıt hamuru, tekstil ve mineral bileşenlerin işlenmesi gibi alanlarda yaygın bir şekilde kullanılan bir kimyasaldır. Bu madde, organik maddelerin renklerini gidermek için çeşitli kimyasal grupları indirgeyerek onların orijinal hallerinden daha az renkli olmalarını sağlar. Bu özelliği ile Sodyum sülfidrat, renklendiriciler olarak adlandırılan karbonil ve alkol grupları üzerinde etkili bir şekilde çalışır.

Bu kimyasal tuzun kullanımı, koton, yün gibi doğal lifler ve kaolin gibi mineral ağartma işlemlerinde önem kazanmaktadır. Kullanıldığı süreçlerdeki etkinliğinden dolayı, sanayide aranan ve tercih edilen bir materyal olmuştur. Ayrıca, sodyum sülfidratın doğal olarak bulunan sodyum sülfat ile karıştırılmaması gerekmektedir. Sodyum sülfat, bir başka nötr tuz olup, genellikle doğal yataklarda bulunur ve kimyasal süreçlerin bir yan ürünü olarak elde edilebilir; bu sülfatın içeriğinde ağır metaller ve toksik mineraller bulunmaz.

Sodyum sülfidrat aynı zamanda madencilik sektöründe de kullanılmaktadır. Flotasyon işlemlerinde kullanılan kimyasallar arasında yer alır ve madenciliğin yanı sıra deri işleme gibi alanlarda da farklı kimyasal işlemlerde etken madde olarak kullanılır. Bu kullanım alanlarının geniş yelpazesi, sodyum sülfidratın endüstriyel kapsamdaki öneminin altını çizer.

Sodyumun Kimyasal Tanımı ve Fiziksel Özellikleri

Sodyum, reaktif bir alkali metal olarak periyodik tablonun ilk grubunda yer alır ve gümüşi beyaz, yumuşak bir yapıya sahiptir.

Sodyumun Yer Aldığı Mineraller

Sodyum doğada genellikle haloit (masa tuzu veya NaCl), sodyum nitrat (NaNO3) ve sodyum sülfat (Na2SO4) gibi çeşitli mineraller içinde bulunur. Bu mineraller hem doğal kaynaklarda mevcuttur hem de endüstriyel işlemlerle elde edilir. Özellikle haloit, sodyumun en bol bulunduğu ve en yaygın kullanılan mineralidir.

Sodyumun Periyodik Tablodaki Yeri

  • Sembolü: Na
  • Atom numarası: 11
  • Atom ağırlığı: 22,99
  • Grup: Alkali metaller
  • Konfigürasyon: [Ne] 3s^1

Sodyum, periyodik tablonun IA grubunda yer alır ve bir alkali metaldir. Bu grubun karakteristik özelliği, tek bir valans elektronuna sahip olmaları ve bu elektronunu kolayca kaybederek pozitif yüklü iyonlar oluşturmalarıdır.

Fiziksel Özellikleri

Sodyumun fiziksel özelliklerine değinildiğinde;

  • Yumuşaklığı: Oda sıcaklığında rahatça kesilebilen yumuşak bir yapıdadır.
  • Erime noktası: 97.5 °C (208.3 °F)
  • Kaynama noktası: 883 °C (1621 °F)
  • Yoğunluğu (oda sıcaklığında): 0.968 g/cm³

dikkat çeker. Hava ile temasında hızla oksitlenir ve su ile temas ettiğinde büyük bir enerji açığa çıkararak hidrojen gazı oluşumuna sebep olabilir. Bu nedenle sodyum genellikle yağ gibi oksijenden arındırılmış ortamlarda saklanır.

Sodyumun Biyolojik Rolü

Sodyum, insan vücudundaki en hayati minerallerden biridir ve hücre içi-sıvı dengesinin korunmasından günlük fonksiyonların düzenlenmesine kadar birçok işlevi bulunur.

İnsan Vücudundaki İşlevleri

Vücuttaki sodyum, özellikle sinirsel iletim, kas kasılması ve kan basıncının düzenlenmesi gibi hayati fonksiyonların yerine getirilmesinde rol alır. Sodyum iyonları, hücre membranlarındaki sodyum potasyum pompası aracılığıyla hareket ederek hücrelerin elektriksel uyarılabilirliğini sağlar. Bu pompalar hücre içine iki potasyum iyonu alıp, dışarıya üç sodyum iyonu pompalayarak çalışır ve hücrelerin düzgün çalışmasını garanti eder.

Hücreler ve Sıvı Denge Mekanizmasında Sodyum

Hücrelerin ve vücudun sıvı dengesi, sodyum konsantrasyonu ile doğrudan ilişkilidir. Kan plazmasındaki sodyum seviyesi, suyun hücre içi ve hücre dışı ortamlar arasındaki osmotik dengesini belirler, bu da hücrelerin uygun şekilde işlev görmesini ve turgor basıncının korunmasını sağlar. Sodyumun bu dengeleyici özelliği ile metabolik süreçler ve besin maddelerinin taşınması etkin bir şekilde gerçekleşir.

Günlük Sodyum İhtiyacı

Bir insanın günlük sodyum ihtiyacı yetişkin bireyler için genellikle 1500 ila 2300 mg arasında değişir. Ancak tüketilen sodyum miktarı yaş, cinsiyet, etnik köken, tuz hassasiyeti, fiziksel aktivite düzeyi ve herhangi bir sağlık durumuna göre kişiselleştirilmelidir. Fazla sodyum tüketimi, yüksek tansiyon ve kalp hastalıkları gibi sağlık sorunlarının riskini artırabileceği için önerilen miktarları aşmamak önemlidir.

Sodyum Eksikliği ve Fazlalığı

Sodyum, bedenin sıvı dengesinin, sinir iletilerinin ve kas fonksiyonlarının yerine getirilmesinde temel bir elemandır. Bununla birlikte, hem sodyum eksikliği (hiponatremi) hem de sodyum fazlalığı (hipernatremi) çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir.

Hiponatremi ve Belirtileri

Hiponatremi, kandaki sodyum düzeylerinin anormal derecede düşük olduğu bir durumdur, genellikle 135 mEq/L’in altında seyretmektedir. Bu sodyum açığının belirtileri arasında:

  • Halsizlik
  • Baş ağrısı
  • Bulantı ve kusma
  • Bilinçte değişiklikler ve ruhsal durum bozuklukları yer alır.

Böbrek hastalıkları, aşırı terleme veya şiddetli ishal gibi durumlar vücuttaki sodyum seviyelerinin azalmasına sebep olabilir.

Hipernatremi ve Belirtileri

Hipernatremi ise kandaki sodyum düzeylerinin yüksek olmasını ifade eder, genellikle 145 mEq/L’in üzerinde seyretmektedir. Sodyum fazlalığının nedenleri şunları içerebilir:

  • Az su tüketimi
  • Aşırı tuz alımı
  • Bazı ilaçların yan etkileri

Belirtiler arasında şiddetli susuzluk hissi, ağızda kuruluk ve iştah kaybı sayılabilir.

Sodyum Düşüklüğü ve Yüksekliğinin Etkileri

Sodyum seviyelerinin dengede tutulması, sağlıklı bir beden için kritik öneme sahiptir. Hem hiponatremi hem de hipernatremi durumlarında vücut fonksiyonları etkilenebilir. Sodyum düzeyleri anormal derecede düşükse suyun hücre içine girişini teşvik ederek hücrelerin şişmesine, yüksekse ise hücrelerin su kaybederek küçülmesine neden olabilir. Her iki durum da sinir sistemi başta olmak üzere birçok organ için risk oluşturur.

Sodyumun Sağlık Üzerine Etkileri

Sodyum, insan vücudunda önemli fonksiyonları olan bir mineraldir, fakat aşırı veya yetersiz tüketimi kalp, damar ve böbrek sağlığını etkileyebilir.

Kalp ve Damar Hastalıklarıyla İlişkisi

Sodyumun aşırı tüketimi, kalp yetmezliği riskini artırabilir. Kalp kasının düzenli çalışması için gerekli olan sodyumu, dengeli bir şekilde almak kardiyovasküler sistem için hayati önem taşır. Vücutta aşırı sodyum, sıvı birikimine yol açarak kalp hastalıkları riskini yükseltebilir.

Yüksek Tansiyon ve Sodyum Tüketimi

Diyetle alınan aşırı sodyum, tansiyon (kan basıncı) düzeylerini olumsuz etkileyebilir. Yüksek sodyum alımının kan basıncını yükselttiği bilinmektedir, ki bu da yüksek tansiyon olarak tanımlanır. Günlük sodyum alımının kontrol altında tutulması, tansiyon yönetimi açısından önemlidir.

  • Günlük önerilen sodyum alımı: 1500 – 2300 mg
  • Yüksek tansiyon riskine karşı önerilen sodyum sınırı: 1500 mg

Sodyum ve Böbrek Sağlığı

Böbrekler, vücudun sodyum dengesini sağlamada kritik bir role sahiptir. Ancak aşırı sodyum, böbrekleri zorlar ve böbrek hastalıkları gelişimine katkıda bulunabilir. Normal böbrek fonksiyonları için sodyum alımını dengelemek, böbrek sağlığını korumak adına önemlidir.

  • Böbrek sağlığına destek:
    • Düşük sodyumlu diyet uygulama
    • Bol su tüketimi
    • Düzenli fiziksel aktivite

Sodyum Tüketimi ve Günlük Yaşam

Sodyum, insan vücudu için hayati bir mineral olup, günlük besin tüketimi ve yaşam biçimleri sodyum alımını doğrudan etkiler.

Yemeklerde Sodyum Kullanımı

Yemeklerde sodyum kullanımı esas olarak sofra tuzu ve tuzlu yiyecekler formundadır. Sodyum, yiyeceklerin lezzetini artırmasının yanı sıra, gıdaların korunmasında ve raf ömrünün uzatılmasında önemli rol oynar. Örneğin, peynir gibi süt ürünlerinde doğal olarak bulunan sodyum oranlarına ek olarak, konserve ve hazır gıdalara eklenen sodyum miktarları da dikkate değerdir.

  • Sofra tuzu: Yemeklere eklenen temel sodyum kaynağı.
  • Peynir: Doğal sodyum içerikleri dikkat çekici derecede yüksek olan bir besin grubu.
  • İşlenmiş gıdalar: Genellikle yüksek sodyum içerirler.

Türkiye’de Sodyum Tüketimi Trendleri

Türkiye’de sodyum tüketimi, öncelikle sofra tuzu ve işlenmiş gıdalardan elde edilmektedir ve zamanla değişen damak zevkleri tüketim alışkanlıklarını da etkilemektedir. Türk mutfağı, geleneksel olarak tuz ve baharat kullanımı açısından zengindir, ve bu da tuz tüketiminde gözle görülür bir yüksekliğe sebep olabilir. Ayrıca, sosyoekonomik değişimler ve şehirleşme gibi faktörler de tüketicilerin sodyum alım trendlerine etki etmektedir.

  • Sofra tuzu: Günlük tüketimde anahtar rol oynar.
  • İşlenmiş gıda tüketimi: Giderek artan bir tüketim eğilimi gösterir.

Farklı Diyetlerde Sodyum

Çeşitli diyetler sodyum alımına farklı yaklaşımlar sunar. Bazı diyetler bilinçli olarak düşük tuzlu gıdaları teşvik ederken, bazıları belirli hastalık durumlarına bağlı olarak sodyum kısıtlaması gerektirebilir. Tuz alımını azaltmak ve bol su tüketimi, özellikle yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlıkları için tavsiye edilen diyet unsurlarındandır. Ayrıca, aşırı terleme ile sodyum kaybı yaşayan bireylerin diyetlerinde dengeli bir sodyum düzeyi korunması gereklidir.

  • Düşük tuz: Yüksek tansiyonu olan bireyler için önerilir.
  • Sodyum düzenlemesi: Terlemeyle kayba uğrayan sodyumun yerine konulması önemlidir.
  • Su tüketimi: Sodyum dengesi için kritik bir faktördür.

Sodyum İçeren Gıda Ürünleri

Sodyum, insan sağlığı için esansiyel bir mineraldir ve pek çok gıda maddesinde doğal olarak bulunur veya katkı maddesi olarak eklenir. Gıda ürünlerinde sodyumun varlığı, hem beslenme hem de gıda sanayi açısından önemlidir.

Sodyum Zengini Yiyecekler

Gıdalarda bulunan sodyumun çoğu tuz (NaCl) şeklindedir. Özellikle işlenmiş gıdalarda sodyum içeriği daha yüksek olabilir. Sodyum zengini yiyecekler şunları içerir:

  • İşlenmiş Gıdalar: Cipsler, krakerler ve hazır atıştırmalıklar.
  • Konserveler: Sodyum, koruyucu olarak kullanılır ve konservelerde yüksek oranlarda bulunabilir.
  • Peynir Çeşitleri: Bazı peynirler, özellikle işlenmiş olanlar, sodyum bakımından zengindir.

Sodyumun Gıda Sanayiindeki Yeri

Sodyum, gıda sanayiinde genellikle koruyucu ve tatlandırıcı olarak kullanılan bir katkı maddesidir. Özellikle, sodyum sülfit gibi bileşikler gıdaların raf ömrünü uzatmada ve renklerini korumada kullanılır.

  1. Raf Ömrü Uzatıcı: Sodyum sülfit (Na2SO3) fermente olmayı engeller.
  2. Renk Koruyucu: Gıdaların renklerini solmadan muhafaza eder.

Doğal Kaynaklar ve Sodyum Oranları

Sodyum, doğal olarak bazı gıda kaynaklarında bulunur. İşlenmemiş doğal kaynaklar ve sodyum oranları aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Deniz Ürünleri: Balıklar ve karidesler yüksek sodyum içerirler.
  • Süt Ürünleri: Süt ve peynir gibi ürünler doğal sodyum kaynaklarıdır.
  • Sebzeler: Bazı sebzelerde doğal olarak düşük miktarda sodyum bulunur.

Sodyum içeriği, vücut için gerekli olan ancak sodyum yüksekliği durumunda sağlık sorunlarına yol açabilecek bir mineraldir. Bu nedenle, sodyum içeriği yüksek yiyeceklere karşı dikkatli olunması önerilmektedir.

Sodyum ve İlaç Endüstrisi

Sodyum, ilaç endüstrisinde farklı form ve fonksiyonlarda önemli bir rol oynar. Alkali metaller ailesinden olan bu element, ilaçların biyoyararlanımını ve stabilitesini etkileyebilir.

İlaçlarda Sodyum Kullanımı

Sodyum, ilaç endüstrisinde genellikle sodyum tuzları şeklinde kullanılır. Bunlardan biri olan sodyum bikarbonat, mide asidinin nötralizasyonu için antiasitlerde aktif bir bileşen olarak yer almaktadır. Sodyum klorür, intravenöz çözeltilerde elektrolit dengesinin sağlanması ve hidrasyon için esansiyel bir bileşendir. Sodyum içeren bazı ilaçlar, elektrolit dengesizliklerinin düzeltilmesinde ve bazı kardiyovasküler hastalıkların tedavisinde kullanılır. Sodyum tuzları, aynı zamanda ilaçların çözünürlüğünü ve emilimini artırarak daha etkin hale getirebilir.

  • Örnekler:
    • Sodyum bikarbonat – Antiasitlerde kullanılır.
    • Sodyum klorür – Serum ve IV çözeltilerde kullanılır.

Sodyum İçeriği ve İlaç Reaksiyonları

Sodyum içeriği, ilaçların vücuttaki reaksiyonları üzerine de belirgin bir etkiye sahiptir. Potasyum ile birlikte, sodyum takviyesi veya ilaçlar arasındaki etkileşimler, özellikle kardiyovasküler sistemi etkileyen ilaçların düzenlenmesinde dikkate alınmalıdır. Bu iki elektrolit, kalp fonksiyonunu ve hücre içi sıvı dengesini düzenleyen önemli faktörlerdir. Sodyumun ilaç reaksiyonlarındaki etkisi, ilacın terapötik etkisi kadar yan etkilerin anlaşılmasında da kritik önem taşır. Dozaj, biyoyararlanım ve atılım gibi faktörler, ilacın vücuttaki sodyum derişimini etkilemektedir.

  • Önemli Noktalar:
    • Sodyum ve potasyum, kalp fonksiyonu ve sıvı dengesi için kritiktir.
    • İlaç dozajı, sodyum dengesini etkileyebilir.

Sodyumun Sanayideki Önemi

Sodyum, sanayide kilit role sahip bir alkali metal olup, çok sayıda endüstriyel üretim sürecinde temel bir element olarak karşımıza çıkar.

Sodyumün Üretimi ve Kullanım Alanları

Sodyum, doğal olarak birçok mineralde bulunur ve büyük ölçekte elektroliz ile üretilir. Bu alkali metalin en yaygın bulunduğu mineral sodyum klorür yani sofra tuzudur. Endüstriyel sodyum üretimi, genellikle Down hücresi ve Castner hücresi gibi yöntemler ile gerçekleştirilir ki bu süreçler yüksek enerji gerektirir.

  • Mineral Kaynakları: Sodyumun ana mineral kaynağı sodyum klorürdür. Ayrıca kriolit gibi başka mineraller de sodyum üretiminde önemlidir.
  • Üretim Süreci: Elektroliz, sodyumun başlıca üretim yöntemidir. Bu süreçte, erimiş sodyum klorür elektriksel akımla ayrıştırılarak sodyum ve klor gazı elde edilir.

Sodyum Tabanlı Ürünler ve Uygulamalar

Sodyum, sanayide geniş bir yelpazede kullanılan bir elementtir. Özellikle sodyum sülfat ve sodyum hidroksit gibi türevleri, deterjan, kâğıt ve cam gibi birçok farklı sanayi kolunda kullanım bulur.

  • Türevler ve Kullanım Alanları:
    • Sodyum Hidroksit: Çoğunlukla sabun ve kağıt endüstrilerinde kullanılır.
    • Sodyum Sülfat: Deterjan ve tekstil sanayilerinde kullanımı yaygındır.
    • Sodyum Silikat: Cam endüstrisinde ve yapıştırıcı üretiminde önemli bir maddedir.

Bu bileşikler, sodyumun sanayideki çeşitliliğini ve önemini gözler önüne serer. Özellikle sodyum bazlı ürünler, günlük hayatımızda karşılaştığımız birçok nesnenin üretim sürecinde temel rol oynar.

Doğada Sodyum Döngüsü

Sodyum doğada serbest halde bulunmayan, ancak birçok mineralin oluşumunda ve ekosistemlerin işleyişinde merkezi bir rol oynayan bir elementtir. Sodyum döngüsü, sodyumun yeryüzündeki hareketi ve ekosistemler üzerindeki etkileri ile ilgili bilgileri içerir.

Sodyumun Doğal Döngüsü ve Yeryüzündeki Hareketi

Sodyum, yerkabuğunda, genellikle sodyum klorür gibi bileşiklerin bir parçası olarak bulunur. Bu bileşikler çoğunlukla okyanuslarda ve toprakta yer alır. Yağış ve yüzey sularının hareketi yoluyla sodyum, topraktan okyanuslara taşınır. Kara yüzeyindeki sodyum hareketi kar erimesi, yüzey akışı ve akarsu akışı ile meydana gelirken, bu süreç yerçekimi etkisi altında oluşan doğal bir hareket şeklidir.

  • Okyanuslar ve Denizler: Sodyum, deniz suyunun en bollukta bulunan iyonlarından biridir ve burada sodyum döngüsünün büyük bir parçasını oluşturur.
  • Toprak ve Mineraller: Karasal ortamlarda ise, yeraltı suları ve toprak içindeki mineraller aracılığıyla taşınır ve bitkiler tarafından da kullanılır.

Ekosistemlerdeki Rolü ve Sodyum Akışları

Sodyum, canlı organizmalar için hayati öneme sahip bir mineraldir. Bitkiler, sodyumu topraktan alır ve bu, besin zinciri boyunca çeşitli türler arasında transfer edilir. Ter ve diğer vücut sıvıları yoluyla hayvanlar tarafından sodyum kaybı gerçekleşebilir bu yüzden uygun sodyum seviyelerinin devamlılığı için düzenli mineral alımı önemlidir.

  • Canlı Organizmalar: Canlıların hücre işlevleri ve sinir iletimi için gerekli olan sodyum, aynı zamanda su ve mineral dengesiyle yakından ilişkilidir.
  • Sodyum Düşüklüğü: Yetersiz sodyum alımı veya aşırı sodyum kaybı (genellikle terleme veya uzun süreli susuzluk sebebiyle) sodyum düşüklüğüne yol açabilir ve bu da vücut fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir.

Sodyum İle İlgili Sağlık Sorunları

Sodyum, vücuttaki sıvı dengesini, kas fonksiyonlarını ve sinir iletimini düzenler. Ancak sodyum seviyelerinin dengesizliği, sağlık sorunlarına yol açabilir.

Sodyumun Fazlalığı ve Sağlık Üzerine Etkileri

Sodyum düzeylerinin aşırı yükselmesi durumu hipernatremi olarak tanımlanır ve çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilir. Susama, baş ağrısı, huzursuzluk, kas zayıflığı ve bilinç kaybı gibi belirtilerle kendini gösterebilen bu durum, tedavi edilmediğinde kalıcı beyin ödemi, felç hatta ölüm gibi ciddi sonuçlara yol açabilir. Özellikle aşırı tuz tüketimi, bazı ilaçlar veya vücuttan aşırı su kaybı bu duruma neden olabilir.

Sodyum Eksikliği Sorunları ve Tedavisi

Sodyum düzeylerinin düşük olması hiponatremi olarak adlandırılır ve bu da çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Sodyum eksikliği belirtileri arasında halsizlik, baş ağrısı, kusma, bulanık görme, hafıza kaybı, kas güçsüzlüğü ve bilinç kaybı sayılabilir. Tedavisiz bırakılan sodyum eksikliği, geri dönüşümsüz beyin hasarı ve ödemin yanı sıra aşırı durumlarda ölüme dahi sebep olabilir. Tedavi genellikle tespit edilen altta yatan nedene göre şekillendirilip, elektrolit dengesinin normale döndürülmesini kapsar.

Sıkça Sorulan Sorular

Bu bölüm, sodyum hidrosülfit ile ilgili sıkça sorulan sorulara açıklık getirmektedir.

Sodyum hidrosülfitin tanımı nedir?

Sodyum hidrosülfit, endüstriyel işlemlerde indirgeyici ajan olarak yaygın bir şekilde kullanılan bir kimyasal bileşiktir. Genellikle su arıtma, kağıt hamuru üretimi ve tekstil boyama gibi alanlarda kullanılır.

Sodyum hidrosülfitin zararları nelerdir?

Sodyum hidrosülfit cilt ve gözler için tahriş edici olabilir ve solunduğunda solunum yollarına zarar verebilir. Doğru işlemler ve emniyet önlemleri olmadan kullanıldığında toksik olabileceği için güvenlik tedbirlerine dikkat edilmesi gereklidir.

Sodyum hidrosülfitin MSDS (Malzeme Güvenlik Bilgi Formu) içeriği nasıldır?

Sodyum hidrosülfitin MSDS içeriği, bileşikle ilgili önemli güvenlik bilgilerini içerir. MSDS, kimyasalın özellikleri, tehlikeleri, ilk yardım tedbirleri, yangınla mücadele teknikleri, sızıntı durumundaki prosedürler ve güvenli saklama koşulları hakkında bilgiler sağlar.

Tekstil endüstrisinde sodyum hidrosülfitin kullanımı nasıldır?

Tekstil endüstrisinde sodyum hidrosülfit, boyama işlemleri esnasında renk maddelerinin indirgenmesi ve renk giderilmesi işlemleri için kullanılır. Ayrıca, kumaşların beyazlatılmasında etkili bir ajan olarak da rol alır.

Hidrosülfit formulünün kimyasal yapısı nedir?

Hidrosülfit formülü genellikle NaHS olarak ifade edilir. Bu formül, sodyum hidrosülfitin kimyasal içeriğini yansıtmaktadır.

Sodyum hidrosülfit nasıl kullanılır?

Sodyum hidrosülfit, kullanım alanına ve gerekliliğine göre farklı konsantrasyonlarda su ile karıştırılarak kullanılabilir. Kullanım sırasında uygun koruyucu ekipman ve havalandırma sistemi sağlanmalıdır.

Sodyum Sülfidratın Diğer İsimleri:

  • Sodyum Hidrosülfit
  • Sodium sulfide (Na(SH))
  • Sodium sulfide (Na(HS))
  • Sodium bisulfide
  • Sodium hydrosulfide
  • Sodium hydrogen sulfide
  • Sodium mercaptide
  • Sodium hydrosulfide (Na(HS))
  • Sodium sulfhydrate
  • Sodium mercaptan
  • Hydrogen sodium sulfide
  • Sodium hydrogen sulfide (NaHS)
  • Hydrogen sodium sulfide (HNaS)
  • NSC 158264
  • Sodium sulfide